MERHABA
Merhaba,
Uzun zamandır yapmak istediğim şeyi şimdi yapmak nasip oldu,anlatcak çok şeyim olduğunun farkına vardıktan sonra blog oluşturmaya karar verdim çokta anlamam ya bu bilgisayar işlerinden o da ayrı mesele...
Bu gece bir azimle bunu açmama da bir arkadaşım vesile oldu diyebilriz, tabii onun bundan haberi yok.
Bu yüzyılda, bu ülkede en çok tartışılan, düşünülen ve bence en önemlisi en mutsuz olunan konu evlilik...
20 li yaşlarda halbuki ne kadar da güzel görünür evlilik fikri, ne kadar masum, ne kadar sempatik...
Her türk erkeğinin veya her türk kızının mutlaka kurduğu kurmaya doyamadığı hayallerini oluşturur evlilik fikri,sevdiği kişiyle uyanmak,yemek,içmek ,herşeyi özgürce beraber yapmak.Bizi bu fikre bu kadar da ısındıran bence özgür olabileceğini inanma duygusu özellikle "kızlar" için...
1991 doğumlu,yani 22 yaşında olan biri olarak birçok arkadaşım evlendi,nişanlandı,evlenmek arzusuyla yanıp tutuştu... Dediğim gibi özgürlük isteğiydi belki de bu kadar aceleye getiren bu işi.Ataerkil bir türk aile yapısında kızlar şunu yapamaz,bunu yapamaz,dışarıda şu saatte olamaz vs. gibi katılaşmış düşünceler itti genç kızları buna ee bi yandan da erkekler için o kızla gezmek bu kızla gezmek etraf tarafından ayıplanır bir durum "bu çocuk serserimi,bu çocuk it kopuk mu" neden kardeş neden o çocuk ta o kızda aşk arıyor sevgi arıyor sıcak bir el arıyor...kötü mü yapıyor,hiçte değil...
Ayıplanmaya hazır,ayıplamaya hazır ailelerde,akraba çevrelerinde büyüdük, bizde ayıplamayı, üstümüze vazife olmayan şeyleri ayıplamayı öğrendik...
Zor, zor bu ülkede bir erkekle bir kızın birbirini tanıması zor... hepte zor olacak..
Ya çokta derinleştirmeyim mevzuyu üniversite okumuş bir insan olarak ordan bakınca zor değil tabikide herkes istediği kişiye çok çabuk ulaşıyor, ben biraz kapalı ailelerde büyüyen gençlerden bahsetmek istedim, beni bu yazıyı yazmaya iten arkadaşım böyle bir aile yapısından geliyor, zamanında hataları olan bir arkadaşım...
Bugün bana gelinliğini, düğününe kaç gün kaldığını anlatan bir msj attı, aslında pişman 21 yaşında daha 38 gün sonra düğünü var... Nikah şahidiyim...
Okumadı, okumayınca kocaya gidiyor işin açıkcası, sevdiği kişiyle evleniyor ama evlilik gibi bir konunun bana ne kadar sıkıcı, bayat, kasvetli bir konu olduğunu onla yaptığımız konuşmada farkettim...
Evlenmeyin gençler, biraz bekleyin, az daha...
Sürekli takip ettiğim bir blogger var açıkcası onun kadar derinliği olan yazılar yazmaya da özenmedim değil, yaz damla dedim yazdıkça çıkar belki...
Annemle babam kasım 2010 da boşandılar... Çok zor günlerdi, geçti gitti... Evlilik o saatten sonra daha da bi bayat daha da bi sıkıcı geldi ne yalan söyliyim, daha çok korktum...
Ama bi yandan da mutluluğun formülünü evlilik olarak gördüğüm günlerde olmadı değil...
Belki de hala görüyürumdur, yengeç burcuyum arkadaş ben nasıl görmem :(
Yorumlar
Yorum Gönder